Kaşık ustası, "Ölümüm ile bu sanatta ölecek"

Yaptığı kaşıkları pazarda satarak geçimini sağlayan Aşkan, "Bu sanatı öğretebileceğim, devam ettirecek bir çırak maalesef bulamadım. Ölümüm ile bu sanatta burada ölecek. En çok buna üzülüyorum" dedi. 
Bozyazı'da yaşayan ve 10 yaşındayken babasından öğrendiği tahta kaşık ustalığı işini sürdüren 68 yaşındaki Duran Aşkan, teknolojik gelişmelere rağmen ustalığını bırakmıyor. Kendisinden sonra bu sanatı yürütecek kişinin olmadığını ifade eden Aşkan, "58 yıldan beri kaşık, kepçe yapmaktayım. Mesleği rahmetli babamdan öğrendim. Gençliğimde babamla birlikte kaşık siparişine yetişemezdik. Teknoloji ilerledikçe bizim işimizde gerilemeye başladı. Yinede şükür. Bu yaşıma kadar geçimimi bu işten sağladım, 5 çocuk büyüttüm" diye konuştu.

"Ölümüm ile bu sanatta ölecek"
Kendisinin ölümünden sonra bu işi Bozyazı'da yapacak, yürütecek birisinin olmamasına üzüldüğünü, kaşık yapma sanatını iki çocuğuna öğrettiğini ancak onlarında bu işi yapacaklarına pek ihtimal vermediğini belirten Aşkan, "Belkim küçük oğlum ek gelir sağlamak için yapabilir. Eskiden insanlarımızın zanaate karşı ilgisi vardı. Çocuklarını mutlaka bir zanaatkarın yanına çırak olarak verirlerdi. Bu sanatı öğretebileceğim, devam ettirecek bir çırak maalesef bulamadım. Ölümüm ile bu sanatta ölecek. Buna üzülüyorum" şeklinde konuştu.
En iyi kaşığın sandal ağacından yapıldığını, yıllarca dayandığını, mikrop barındırmadığını, yaptığı büyük kaşıkları genelde bayanların çelik ve emaye tencereleri çizilmesin diye yemekleri karıştırmak için aldıklarını vurgulayan Aşkan, "Sipariş üzerine yemek kaşığı da yapıyorum. Bizim yörede yetişen sandal ağacından kaşıklarımı yapmaktayım. Her yönü ile sağlıklı. Ağaca keser ile şekil verip, zımparalayarak pürüzsüz hale getirmekteyim. Boya, vernik kullanmamaktayım. Doğal sandal ağacı. Yaptığım kaşıkları Cuma günleri kurulan pazarda dolaşarak tanesini beş liradan satmaktayım. Genelde bayanlar tencereleri çizilmesin diye yemek karıştırmak için alıyor. Bazen de Bozyazı'ya gelen yazlıkçılar hatıra olsun diye almakta. Bazen sipariş üzerine ufak yemek kaşıkları da yapıyorum. İşimi çok sevmekteyim. Allah'a şükürler olsun. Sağlığım yerinde olduğu sürece bu işi yapacağım" ifadelerini kullandı.
Aşkan, tahta kaşık yapımına meraklı insanlar olması halinde işi severek öğretmeye hazır olduğunu da sözlerine ekledi.